Ziya Gökalp ve Düşünce Sistemi

25 Kasım 2014

Turan kültür Merkezi Süleymaniye Kürsümüzde 29 Kasım 2014 Cumartesi günü çağdaş Türk Sosyolojisinin büyük üstatlarından Prof. Dr. Orhan Türkdoğan’ı konuk ettik.

Orhan Türkdoğan, “Ziya Gökalp ve Düşünce Sistemi”  başlıklı konuşmasında, Türk milletinin geçmişten bugüne yaşadığı sosyal değişimler ve bu çerçevede ortaya çıkan sorunlarının, Gökalp odaklı genel bir değerlendirmesini yaptı.

Konferansın başında, Aydınlar Ocağı Genel Başkanı ve Vakfımızın dost akademisyenlerinden Prof. Dr. Mustafa Erkal,  Süleymaniye Kürsümüzün hizmetine ve Türkdoğan Hocamızın son dönemde Türkiye’miz üzerinde cereyan eden sosyal değişim ve dönüştürmeleri anlamamızdaki rolüne vurgu yapan bir takdim konuşması yaptı.

Sözlerinin başında, “… Bizi, Ziya Beye bağlayan görüşlerin, günümüz olgularına bağlantısını derinden düşünmem gerekir. O halde konuşmamın tam metni; günümüz olaylarıyla geçmişte Gökalp’in ileri sürdüğü görüşlerin sürekliliği akımına yönelmem esaslıdır.” diyen Türkdoğan, özet olarak şu görüşleri ortaya koydu:

Türk Bilge Kağan’ın tarihî bir ders olarak milletini uyardığı; yabancılara yakınlaşma, devlet idaresinde onları ikame etme, devlet dili olarak yabancıların dilini kullanma, kendi dilini ve halkını devletten dışlama hatasını, maalesef Selçuklu’dan Osmanlı’ya Türk hanedanları devam ettirmiştir. Bunun bedelini ise Türk milleti, yüzyıllar boyunca ağır faturalarla ödemiştir.

Batı’nın türlü oyunlarla parçalayıp egemenliğine almaya çalıştığı Osmanlı, 1800’lü yılların sonunda çökerken, devleti, Osmanlı-İslam kimliğiyle ayakta tutmaya çalışanlar ile Türk-İslam kimliğini reddederek Batının mandasına sokmak isteyenlerin gayretleri, zamanın şartları üzerinde temelsiz kalmıştır. İşte Mehmet Ziya Bey, böyle bir bunalım içinde devleti kurtarmak için Türklüğe dönüşten başka yol yoktur diye yola çıkanların düşüncesini akılcı görmüş ve kendini 1911’de İstanbul’da, Ahmet Ağaoğlu, Yusuf Akçura’nın yanında Türk Ocağı ve Türk Yurdu içinde bulmuştur.

Mensubu olduğu Türklüğü ve Türk devletini ilmi temeller üzerinden yeniden yükseltip inşa etmek maksadıyla ortaya koyduğu eserleri ve faaliyetleri bağlamında, yolu Atatürk’le de kesişen Gökalp’in sağlam fikirleri, Türkiye Cumhuriyeti’nin doğru bir istikâmette kuruluşunda büyük rol oynamıştır.

Atatürk’ün, milletini, ulus devlet esasında köklerine bağlı olarak çağdaşlaştırmak için oluşturduğu sistem ve kurumların işleyişi, maalesef sinsi plan ve engellemelerle, arzu edilen hedefi yakalayamamış, bugün gelinen noktada, Türk milleti, bir kere daha tarihten ders alınmadığı gerçeğiyle yüz yüze kalmıştır.


 

Etiket:

Kategori: Süleymaniye Kürsümüz

Comments are closed.